Günümüz çağının teknolojisi ile birlikte sinema da bir üst seviyeye taşındı. Filmli kameraların yerini dijitaller, karanlık odaların yerini yüksek teknoloji ve programlar içeren bilgisayarlar aldı. Değişen ve gelişen teknolojinin yanı sıra, sinemayı bugünlere taşıyan insan ve insan bilinci de değişmeye devam etti. Yönetmenler ve senaristler bir önceki çağın filmlerini bir üst seviyeye çıkartmaya devam ettiler. Günümüzde izlediğimiz, yüksek çözünürlüklü ve gerçekçi filmlerin eskilere dayanan bir alt yapısı var. Bilim-kurgu sineması, bir yüzyıl önce filmli kameralar ile sessiz filmlerin çekildiği zamanlara kadar dayanmaktadır. Bilim-kurgu sinema tarihinin temel yapı taşları olan bu filmler, günümüzdeki birçok yönetmene de ilham kaynağı olmuşlardır.

Eleştirmenlere Göre Sinema Tarihine Adını Yazdıran 5 Büyük Bilim-Kurgu Filmi

Metropolis (1927)

1927 yapımı olan Metropolis, Fritz Lang tarafından direkte edilmiş Alman ekspresyonist bilim-kurgu ve drama filmidir. Sessiz bir film olan Metropolis, kendi türü arasında ilk uzun metrajlı film olmasıyla bilim-kurgu sinema tarihinin öncüsü olarak kabul edilir.

Metropolis, Almanya’da Weimar döneminde geçen bir film. Filmin yaşandığı dünya fütüristtik ve distopik bir şehir hayatını yansıtmaktadır. Temelde kapitalist bir düzenin içerisinde işçiler ve iş veren arasındaki sosyal krizi anlatan Metropolis, Freder (Gustav Fröhlich) ve Maria’nın (Brigitte Helm) şehri iki büyük parçaya ayırmak üzere olan bu düzeni durdurmaya çalışmasını konu alır. Filmde izleyicisine sürekli gösterilen “Üreten eller ile planlayan beyin arasındaki aracı kalp olmalıdır.” cümlesi filmin ana mesajıdır diyebiliriz.  

E.T. the Extra Terrestrial (1982)

Bilim-kurgu sinemasının en ünlü isimlerinden Steven Spielberg’ün yönetmenliğini yaptığı E.T the Extra-Terrestrial filmi 1982 Amerikan bilim-kurgu filmi. Başrollerinde Dee Wallace, Henry Thomas, Peter Coyote, Robert MacNaughton ve Drew Barrymore gibi isimlerin yer aldığı film, Dünya’da mahsur kalmış dünya dışı yaratık E.T.’nin ve Elliot’ın (Henry Thomas) dostluğunu konu ediniyor. Genç oyuncu kadrosunun duygusal performanslarını destekleyeceğini düşündüğü için Spielberg, E.T. filmini kronolojik sıralama ile çekmiş. 4 Oscar ödülüne layık görülen bu film, dünya çapında tüm zamanın en iyi filmlerinden birisi olarak anılmakta.

Brazil (1985)

Brazil, Bruce Wills’in başrolünü üstlendiği ünlü bilim-kurgu distopya filmi Twelve Monkeys filminin yönetmeni Terry Gilliam’ın distopya üçlemesinin ilk filmi. Üçlemenin devamında Brazil’den sonra Twelve Monkeys ve Gilliam filmleri geliyor. Konuları ve oyuncu kadrosu birbirinden bağımsız olan bu üçlemenin en bilinen filmi Twelve Monkeys olsa da akıllara durgunluk veren ve en çarpıcı olanı Brazil diyebiliriz.

Terry Gillaim Brazil filmini, uluslararası bir üne sahip, kurgusu ve konusuyla tüyleri diken diken eden distopya kitaplarının öncüsü George Orwell’in 1984’ünden esinlenmiş. Kara-komedi distopya filmi sayılan Brazil, teknokrasi, bürokrasi, yüksek düzey gözetlenme ve kapitalizmi eleştiriyor. Filmin merkezinde Sam Lowry (Jonathan Pryce) karakteri bulunuyor. Film, Bilgi Bakanlığında memurluk yapan ve küçük bir apartman dairesinden yaşayan Sam’in rüyalarına giren kadını bulmaya çalışmasını ve bunun etrafında gelişen olayları konu alıyor.

Başrolünü Jonathan Pryce’in taçlandırdığı Brazil filminin oyuncu kadrosunda Robert De Niro, Kim Greist, Michael Palin, Katherine Hemond, Bob Hoskins ve Ian Holm gibi isimler yer alıyor.

Mad Max: Fury Road (2015)

Apokaliptik ve post-apokaliptik bilim-kurgu film serisi olan Mad Max, George Miller’ın yönettiği 4 adet halihazırda çekilmiş filmi bulunan ve 2 adet de çekimleri planlanan bir film serisi.

Mad Max: Fury Road, bu serinin 2015’te yayımlanmış 4. Filmi. Tom Hardy, Charlize Theron, Nicholas Hoult ve daha birçok ünlü isim filmin başrolünde yer alıyor. Mad Max: Fury Road, Max Rockantansky’ın (Tom Hardy) Furiosa’nın (Charlize Theron) İmparatorluğuna katılarak Ölümüz Joe’dan (Hugh Keays-Bryne) beş eşini kaçırmasına yardım etmesini konu alır. Furiosa ve Ölümsüz Joe’nun arasındaki yol savaşına istemeden dahil olan Çılgın Max, filmin bir noktasında Furiosa ve beraberindeki 5 kadına yardım etmek için elinden geleni yapar.

2010’ların en iyi filmlerinden birisi ve tüm zamanların en iyi aksiyon filmlerinden birisi olarak tanımlanan Mad Max: Fury Road, bilim-kurgu sinemasında ve aksiyon filmleri dünyasında adını üst sıralara yazdırmış başarılı bir film.

A Quite Place (2018)

Amerikan yapımı korku ve bilim-kurgu filmi olan A Quiet Place’in yönetmen koltuğunda John Krasinski oturuyor. Filmin başrolünde de yer alan Krasinski, bir baba ve bir annenin (Emily Blunt), çocuklarını (Millicent Simmonds ve Noah Jupe) kıyamet-sonrası bir dünyada yetiştirmelerini ve bu dünya da sessizce yaşamaya çalışmalarını anlatan bu filmi izleyicisine sunuyor. Kör olan ama duyma hissiyatları çok yüksek olan canavarların dünyayı işgal etmesiyle dünya nüfusunun çok aza indiği ve sağ kalanların da yaşamak için çok fazla şansının olmadığı bir zamanı konu alıyor film.

28 Mayıs 2021’de devam filmi çıkan A Quite Place, günümüzde bilim-kurgu ve korku sever izleyicilerinin favori serilerinden birisi. A Quite Place, Golden Globe, BAFTA, Academy Awards gibi ödül adaylıklarından da birçok ödül bulundurmakta.  

Sinema dünyası hakkındaki güncel haberlerimize ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.